Hem Batı’nın hem de bölge ülkelerinin daha önceden muhtemel sonuçlarını öngöremediği ve milyarder Bidzina İvanişvili’nin liderlik ettiği Gürcü Rüyası[1] koalisyonunun kazandığı Gürcistan parlamento seçimlerinin üzerinden kısa bir zaman geçmesine rağmen hem içeride hem de dışarıda yeni hükümete yönelik tepkiler oluşmaya başladı.

“Emeğin hakkının fazlasıyla verilmesi” vaadiyle halk oyunun büyük kısmını alan İvanişvili’den talep edilenler ve beklentiler ülkede çeşitli karışıklıkların meydana gelmesine sebep oluyor. Çünkü halk, Mihail Saakaşvili’nin renkli devrimden sonra süreci iyi yönetemediği ve hayat şartlarının eskiye nazaran daha da zorlaştığı, bu yüzden verdiği sözleri cazip gelen farklı bir adayın desteklenmesi konusunda hemfikirdi. Bugün gelinen noktada ise hem kadro çatışmaları hem de beklentilerin karşılanmaması sebebiyle çeşitli emekçi sınıfların ve mahkumların grevleri büyüyerek devam ediyor.

Cezaevi Grevleri:

Bu eylemlerin ilki olarak; daha önceki yıllarda da pek çok sorunun yaşandığı[2] Ksani cezaevi mahkumlarının bir kısmı açlık grevine gitmekte ve 15’i de ağızlarını dikerek cezaevi yönetimini protesto etmektedir. Benzeri şekilde, farklı bölge cezaevlerinde de yönetimin değiştirilmesi için grevler tertiplenmektedir.

Şoför Eylemleri Sürüyor:

8 Kasım’da başlayan ve 1400 sarı otobüs şoförünün katılımıyla devam eden eylemler ise Tiflis’te ulaşımı olumsuz etkilemeye devam ediyor.[3] Çalışma koşulları ve maaş konularındaki sıkıntıları dile getiren şoförler 16 maddelik talepleri gerçekleşmedikçe eylemi bitirmeyeceklerini duyurdular. Hali hazırda şoförler maaşlarının artmasını hükümetten talep etmekteler. Fakat hükümet ise bunun ancak Tiflis Belediyesi tarafından gerçekleştirilmesi gerektiğini belirtmekte. Tiflis Belediyesi ise Saakaşvili’nin Birleşik Ulusal Hareketi’nden Giorgi Ugulava tarafından yönetilmektedir. Ugulava’nın görevden alınmasını talep eden eylemciler ise farklı bir çelişkiye düşüyorlar. Çünkü Ugulava şoförlerin durumunun düzeltilmesi için şimdiki hükümetle iletişime geçmeyi pek çok kez denemiş fakat sonuç alamamıştır. 2010 yılında yapılan seçimlerle belediye yönetimine gelen Ugulava, şimdiki hükümetin belediyeye finans sağlamaması sorununa da çözüm aramaktadır.

“Metro İşçileri Greve Gidebilir” :

Yeraltı Ulaşım Birliği Başkanı Giorgi Khitalişvili, sarı otobüs şoförlerinde olduğu gibi kendilerinin de şehir meclisine 12 maddelik talep listesi sunduklarını belirtti. Muhatap bulamadıkları takdirde şoför eylemlerine destek olarak grev başlatacaklarını dile getiren Khitalişvili, bunu çok kolay şekilde gerçekleştirebileceklerini dile getirdi.

1600 Maden İşçisi Eylemini Sürdürüyor :

İmereti bölgesindeki Gruzugol Şirketi’ne ait kömür madeninde çalışan 1600 işçi, şirketin maaşlarda azalma ve işçilerin bir kısmını işten çıkarma planını protesto etmek için başlattığı iş durdurma eylemini sürdürüyor. İmereti bölgesi milletvekili Eliso Çapidze, Gürcü Rüyası milletvekili Gia Zhorzholiani ve meclis üyesi olup Gürcistan Endüstri Grubu ortaklarından David Bezhuaşvili işçiler ve maden yönetimini bir araya getirmeye çalışıyorlar. Adı geçen madeni işleten Gruzugol Şirketi hali hazırda Gürcistan Endüstri Grubu’na ait bir şirket olarak faaliyet göstermekte.

Poti Limanı İşçileriyle Mutabakat Sağlandı :

Son haftalarda maaşların artması talebiyle iş bırakma eylemine giden Poti Limanı işçileri, yeni Ekonomi Bakanı Giorgi Kvirikaşvili ile anlaşmaya vardılar. Anlaşmaya göre 1 Aralık’tan itibaren işçilerin maaşları yüzde 20 oranında artacak.

Kadro Çatışmalarının Dış Politikayı Olumsuz Etkileyeceği Beklentisi

Belediyeler ve yerel yönetimler arasında baş gösteren kadro çatışması eski İçişleri Bakanı, Genelkurmay Başkanı ve bir komutanın tutuklanmasıyla sürüyor. Seçimlerden çok kısa bir süre önce cezaevlerinde mahkumlara uygulanan işkence görüntülerinin ortaya çıkmasıyla halk nezdinde sorumlu yetkililere karşı gösteriler tertiplenmiş ve seçim süreci bundan etkilenmişti.[4] Bu olaylardan sorumlu tutulan eski İçişleri Bakanı Bacho Akhalaia görevini kötüye kullanmaktan dolayı tutuklandı. Aynı soruşturma kapsamında, daha sonra kefaletle serbest bırakılan, Genelkurmay Başkanı Giorgi Kalandadze ve 4. Piyade Tugayı Komutanı Zurab Şamatava da tutuklandılar.

Saakaşvili’ye çok yakın olan ve 2008’deki Rusya-Gürcistan Savaşı’ndan sonra Savunma Bakanlığı’na getirilen Akhalaia’nın tutuklanmasıyla ilgili çalkantılar sürüyor. Amerikalı diplomatlar tarafından da takdir gören Akhalaia’nın tutuklanmasını Saakaşvili, Gürcistan’ın Avro-Atlantik entegrasyon sürecine zarar vereceği şeklinde yorumladı. Nitekim bu olaylardan sonra NATO askeri yetkililerinin Kasım ayı içerisinde Tiflis’e yapacakları ziyaretin sebepsiz şekilde ertelenmesi de hükümet tarafından şaşkınlıkla karşılandı. Gürcistan-NATO ilişkilerinin sürdüğü yıllar içerisinde ilk defa yaşanan bu olay kafalarda soru işaretleri oluşturdu. Muhalif partiler ise bu tip durumların yaşanmasının Gürcistan’ın NATO ile ilişkilerini zedeleyeceğini belirterek hükümeti suçlamaktalar.

Gürcistan’ın NATO’daki temsilcisi Grigol Mgaloblişvili ise, Aralık ayında gerçekleşecek olan NATO Bakanlar Toplantısı öncesinde böylesi bir krizin yaşanmasının olumsuzluk oluşturacağını belirtti. Gürcü yetkililer olayın sebebini öğrenmek isteseler de, NATO tarafından verilen herhangi bir cevap bulunmuyor.

Yaşanan iç krizlerle birlikte; Gürcistan ile Batı arasında kopuş olup olmayacağı tartışıladursun, hali hazırda yeni hükümetin Kafkasya dahilinde gerçekleştirmeyi teklif ettiği ve ciddi inisiyatif gösterdiği konular da ayrıca ele alınmalıdır. Bu konular Rusya ile yakınlaşmayı esas alan politikalar olup, Ermenistan’ı ekonomik olarak kalkındıracak ve bundan dolayı Türkiye-Azerbaycan ekseninde sıkıntılar oluşmasını sağlayacaktır. Yeni hükümet iç siyasetteki belirsizliklerle birlikte, dış siyasette izlenecek yolu da tam olarak belirlemiş değil. Öyle ki, Rusya ile mükemmel ilişkiler hedeflenirken, NATO’yla sıkı işbirliğinin dile getirilmesi dış politikayı çöküntüye uğratabilir. Bu belirsiz yaklaşımın sonuçları da en kısa zamanda görülecektir.