Dağlık Karabağ Sorunu’nda Gelinen Süreç

Dağlık Karabağ meselesinin çözümü için kurulan Minsk Grubu, son aylarda nihai çözüm için çeşitli girişimlerde bulunmakta, Azerbaycan ve Ermenistan ile yoğun görüşmeler gerçekleştirmektedir. Gruba atanan yeni Rus Eşbaşkan Igor Popov’un son günlerde dile getirdiği “Madrid Prensipleri’nin değişmiş olan hiçbir tarafı bulunmamakta” ve Karabağ’da gerçekleştirilen seçimlerden sonra Karabağ’daki bazı sivil toplum kuruluşlarının “Madrid Prensipleri’ni kabul etmiyoruz” açıklamaları meselenin çözümüyle ilgili olarak kafalarda soru işareti bırakmıştır.

Ayrıca bölgede zaman zaman meydana gelen silahlı çatışmalar, soruna taraf olan iki devletin hangi seçenekleri kabul edeceği konusunda bir endişenin doğmasına sebep olmaktadır.

Bugünkü gelinen karmaşık noktayı anlamak için meseleyle ilgili olarak yürütülen çalışmaların hangi aşamalardan geçtiğini ele almak gerekmektedir. Özellikle Minsk Grubu Eşbaşkanı olan devletlerin yönetimlerindeki değişiklikler ve atanan yeni Eşbaşkanlar sorunun yeni boyutlara kavuşmasında etkili olmuşlardır. 1992’den beri Azerbaycan ve Ermenistan’ın, arabulucu devletler tarafından bir araya getirilmesi sorunun nihai çözümü için yeterli olmamış, tam aksine üçüncü tarafların müdahalesinin sıkça yaşandığı bu dönemde yeni arayışların doğmasına sebep olmuştur. Dağlık Karabağ sorununun bugününe tesir eden temel çözüm önerilerine ve kilit buluşmalara göz atıldığında mevcut vaziyet daha iyi anlaşılacaktır. Sorunun bugünkü konumuna etki eden esas açılımlar 1997’deki paket çözüm önerileri ve Prag Süreci olarak adlandırılan görüşmelerdir. Bugün Madrid Prensipleri’nin kabulüyle çözümünün sağlanacağı söylenen Dağlık Karabağ ile ilgili olarak atılan adımlar incelendiğinde, Ermenistan ve Azerbaycan’ın konuyla ilgili tutumları daha rahat anlaşılabilir. Dağlık Karabağ meselesinin çözümü için kurulan Minsk Grubu, son aylarda nihai çözüm için çeşitli girişimlerde bulunmakta, Azerbaycan ve Ermenistan ile yoğun görüşmeler gerçekleştirmektedir. 

 

Paket Çözüm Önerileri ve Değişmeyen Yaklaşımlar  

Minsk Grubu’nun 1992’den beri ikili ve çoklu olarak gerçekleştirdiği görüşmelere ek olarak Dağlık Karabağ sorununun çözümü için hazırladığı çözüm önerileri barış sürecinde ciddi rol oynamaktadır. Bunlar arasında önem arz eden paketler serisi, 1997 yılında taraflara sunulan teklifleri içermektedir. Daha sonraki yıllarda kamuoyuna açıklanan bu çözüm önerileri üç paket halinde hazırlanmış ve taraflara sunulmuştur. Bunlar “Toptan Çözüm”, “Aşamalı Çözüm” ve “Ortak Devlet” paketleri olarak adlandırılmaktadır. Taslaklar sorunun çözümü ile ilgili farklı içeriklere sahip olan önerilerden oluşmaktadır.  

Bu çözüm önerilerinden ilki olan Toptan Çözüm taslağı 17 Temmuz 1997 tarihinde taraflara sunulmuştur.[1] Taslak, taraflar arasında yapılması gereken barış anlaşmasını ve Dağlık Karabağ’ın yeni statüsünü içermekteydi. Buna ek olarak; Laçin, Şuşa ve diğer işgal edilmiş toprakların yeni statüsü de bu taslak ile belirlenmekteydi. Taraflar arasında gerçekleştirilecek olan barış anlaşması, Dağlık Karabağ’ın nihai statüsünün belirlenmesini kolaylaştıracaktır. Bununla beraber bölge halkının demokratik kurumların oluşturacağı uygun şartlarda yaşaması, uluslararası destekle çevre bölgelerle iletişim, ulaşım ve ticaret konularında etkinliğin artırılması ve Kafkasya bölgesine rahat bir biçimde entegre olması hedeflenmekteydi. Buna ek olarak, soruna taraf olanların uluslararası hukuka, AGİT’in temel kararlarına ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 822, 853, 874 ve 884 nolu kararlarına uyma yükümlülüğü de dile getirilmiştir. Taslak ikili karardan oluşmakta; ilk kısım askeri güç kullanmanın sona erdirilmesini, ikinci kısım da Karabağ’ın nihai statüsünün belirlenmesini öngörmektedir. İlk kısımdaki ifadelere göre bölgeden Ermeni ve Azerbaycan silahlı güçlerinin çekilmesini, Dağlık Karabağ’ın 1988 yılında çizilen sınır şartına uyulmasını, Laçin ve Şuşa bölgelerinin yeni konumunun belirtilmesini içermektedir., İkinci kısımdaki ifadelere göre, Karabağ bölgesinde yaşayan halkın etnik ve kültürel varlığının uluslararası camianın konusu olduğu belirtilmektedir. Minsk Grubu ve uluslararası camianın desteği ve Azerbaycan’ın kabulüyle Dağlık Karabağ devlet yapısına kavuşturulmalıdır. Karabağ ve Nahçıvan’ın Ermenistan ve Azerbaycan’la ulaşım sağlayabileceği yolların açık olması gerekmektedir. Karabağ kendi anayasasına sahiptir ve buna göre bir yönetim sistemi oluşturulmalıdır. Karabağ bölgesi yabancı devletlerle ve komşularla rahat iletişim kurabilmeli, Karabağ halkı Azerbaycan damgalı pasaportlara sahip olabilmeli, kendi ulusal güvenlik sistemine sahip olmalıdır. BM Güvenlik Konseyi bu şartların sağlanması için garantördür. Bu taslak Azerbaycan tarafından kabul edilmiş, Ermenistan tarafından reddedilmiştir.  

Minsk Grubu tarafından 2 Aralık 1997 tarihinde Azerbaycan ve Ermenistan’a sunulan ikinci taslak “Aşamalı Çözüm” paketidir. Buna göre, Dağlık Karabağ ve işgal edilen diğer bölgelerin durumunun ayrı ayrı çözüme kavuşturulması gerektiği ve göçmenlerin nihai durumunun ne olacağı kararlaştırılmıştır. Resmi olarak “Dağlık Karabağ’daki silahlı müdahalenin sona erdirilmesi” başlığını taşıyan taslağa göre taraflar bölgede herhangi bir silahlı müdahaleyi engelleyerek barışın tesisine çalışmalıdır. Ermeni silahlı güçleri Ermenistan sınırına çekilecek, Laçin koridoru hariç olarak Dağlık Karabağ sınırları 1988’deki haline kavuşturulacak ve Azerbaycan silahlı güçleri de Ermenistan’a ait bölgelerden çekilecektir.  

Taslağın diğer bölümünde askeri güçlerin bölgelerden çekilmesi sonrasında oluşacak olan tampon bölge ve Laçin koridorunun güney ve kuzey sınırlarının yeni durumunu belirlemektedir:  

-   Bu bölgelere yerli halk yerleştirilmeyecek, bölge silahsızlandırılacak ve AGİT destekli barış gücünün yer alması sağlanacaktır.  

-   Uçuş sahası olarak da kullanılamayacaktır.  

-   1994 Budapeşte Zirvesi’nin kararlarına göre, Azerbaycan ve Ermenistan devletleri barış gücünün bölgeye yerleştirilmesi konusunda yardımcı olacaklardır.  

-    Taraf devletler bölgede insani yardım sağlayacak olan uluslararası kuruluşlara her türlü destekte bulunacaklardır.  

-    Azerbaycan ve Ermenistan hükümetleri bölgede barış ve huzurun sağlanması için iki taraflı veya çok taraflı anlaşmalar yapacaklardır.  

-    Bölgede yer alan üç yönetim de birbirinin varlığına saygı duyacak ve birbirlerine elden gelen her türlü yardımı sağlayacaklardır.  

Bu taslak Azerbaycan tarafından kabul edilmiş, Ermenistan tarafından reddedilmiştir.  

7 Kasım 1998’de taraflara, son çözüm taslağı olan “Ortak Devlet” paketi sunulmuştur. Ortak Devlet taslağında, bölgede bir Dağlık Karabağ Cumhuriyeti kurulması, resmi dilinin Ermenice olması ve Laçin koridorunun durumu ile ilgi maddeler yer almıştır.  

            Uluslararası hukuka göre Dağlık Karabağ sorununun barışçıl yolla halledilmesi, toprak bütünlüğü ve kendi kaderini tayin hakkı kurallarına riayet edilmesi başlığıyla sunulan taslak, tarafların şimdiye dek üzerinde uzlaşma sağlayamadığı konuların sona erdirilmesi amacını taşımaktaydı:  

-  Dağlık Karabağ, Azerbaycan’la birlikte ortak bir yönetim kuracaktır.  

-   Azerbaycan ve Dağlık Karabağ yönetimleri ortak sorumluluklar alacak, anayasa hukukuna göre ortak hükümet sistemi kuracaktır.  

-   İki taraf da lider temsilcileri, başbakanlar ve meclis sözcülerinden oluşacak olan Katılımcı Komite ile yönetim işlevini sürdüreceklerdir.  

-   İki tarafın temsilcilik görevi Bakü ve Stepanakert merkezli olarak sürdürülecektir.  

-   Dağlık Karabağ yabancı devletlerle her türlü ekonomi, kültür, bilim, ticaret ve spor konularındaki işbirliğini bu ülkelerde bulunan temsilcileri yoluyla sağlayacaktır. Bununla beraber Karabağ’da yer alan siyasi partiler ve sosyal organizasyonlar yabancı devletlerdeki mevkidaşlarıyla ortak faaliyetler yürütebileceklerdir.  

-  Dağlık Karabağ yönetimi elçilik ve konsolosluk faaliyetlerini Azerbaycan kurumları kanalıyla yürütebilecektir.  

-   Azerbaycan ve Karabağ arasında her türlü gidiş-geliş ve ticari faaliyetler gümrük esası olmadan yürütülebilecektir.  

-   İki taraf da sorunların çözülmesi için kuvvet kullanmayacaktır.  

-  Laçin koridoru silahsızlandırılacak, göçmenlerin Şuşa ve Şaumyan’a geri dönüşü sağlanacak, burada her türlü vatandaşlık hakkından yararlanabilecek ve Karabağ yönetimi onların güvenliğinden sorumlu olacaktır.  

Temel olarak bu maddeleri içeren taslak silahlı müdahalelerin sona erdirilmesi ve uluslararası garanti maddeleriyle bitirilmektedir. Bu taslak Azerbaycan tarafından reddedilmiş, Ermenistan tarafından kabul edilmiştir. Önceki taslaklarda olduğu gibi, iki tarafın da uzlaşı sağlayamamasından dolayı bu girişimler sonuçsuz kalmıştır.  

Çözüm İçin Yeni Adım : Prag Süreci  

2004 yılı itibariyle Dağlık Karabağ sorununa yönelik çözüm arayışlarında Prag Süreci olarak adlandırılan, ancak içeriği ve tanımı hakkında az bilgi sahibi olunan buluşmalar gerçekleştirilmiştir. Azerbaycan ve Ermenistan Dışişleri Bakanları tarafından başlayan ilk görüşmeler neticesiz olsa da, 2004 sonrası süreç için kayda değer bazı buluşmalar gerçekleşmiştir. Prag Süreci adı altında liderler İlham Aliyev ve Robert Koçaryan 2006 yılında üç kere görüşmüşlerdir. Bunlardan ilki, 10 Şubat tarihinde Fransa’nın Rambouillet Şatosu’nda, ikincisi 4 Haziran’da Bükreş’te, üçüncüsü ise 28 Kasım’da Minsk şehrinde gerçekleşmiştir.  

Rambouillet öncesinde Minsk Grubu eşbaşkanları ve AGİT başkanlık temsilcisi, İlham Aliyev ve Robert Koçaryan ile ayrı ayrı görüşmeler gerçekleştirmişlerdir. Bunun ardından Aliyev ve Koçaryan birebir görüşme yapmışlardır. Teke tek yapılan görüşmelerden sonra umumi buluşma gerçekleşmiştir. Görüşme öncesinde barışın gerçekleştirilmesi konusunda katılımcılar hemfikirdi. Minsk Grubu Fransız eşbaşkanı Bernard Fassier, Karabağ’dan Ermeni silahlı kuvvetlerinin çıkarılması ve yerel halkın referandum hakkının verilmesi konusunda görüşme yapılacağını belirtmişti.[2] Ancak görüşmede istenen sonuç alınamamış, sadece yeni görüşmelerin devam ettirileceği bildirilmiştir. Görüşme sonrası Koçaryan’ın toplantıyı terk ettiği yönünde ifadeler aktarılmıştır ancak bu yetkililerce doğrulanmamıştır.[3] Görüşme sonrasında Ermenistan Dışişleri Bakanı Vartan Oskanyan bu sürecin devam edeceğini belirtmiş, Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Memmedyarov ise tartışılan mevzulardan belli bir kısmının kabul edildiğini, diğerlerinin de tartışılacağını belirtmiştir.  

Bükreş Görüşmesi ise 4 Haziran 2006 tarihinde gerçekleştirilmiştir. Bu görüşmeden de herhangi bir sonuç alınamamış, sorunun çözümü diğer görüşmelere bırakılmıştır. Aynen Fransa’da olduğu gibi burada da benzer açıklamalar yapılmıştır. Memmedyarov, görüşmede çözüme yönelik hiç birşeyin konuşulmadığını, Oskanyan ise Azerbaycan’ın uzlaşmaya yanaşmadığını belirtmiştir.  

28 Kasım 2006 tarihinde Prag Süreci’nin bir diğer görüşmesi olan Minsk Buluşması gerçekleşmiştir. Bağımsız Devletler Topluluğu’nun aynı gün Minsk’te yaptığı toplantıda İlham Aliyev ve Robert Koçaryan’ın görüşmesi kararlaştırıldı. İki lider Rusya’nın Minsk’teki elçilik binasında görüştüler. Bu görüşmeye Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Memmedyarov, Ermenistan Dışişleri Bakanı Vartan Oskanyan, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, AGİT Başkanı Karel de Gucht ve Rus Eşbaşkan Yuri Merlzyakov katılmıştır. Toplantı bitiminde İlham Aliyev, görüşmenin etkili geçtiğini ve sorunun çözümüne yaklaşıldığını belirtmiş, son birkaç yılda yapılan görüşmelerin artık meseleyi çözeceğini söylemiştir.  

            Atılan adımlar, oluşturulan paket çözüm önerileri ve gerçekleştirilen buluşmalarla gelinen 2010 yılında tarafların son olarak oluşturulan çözüm önerileri mevzusunda onayının alınmasıyla barışın sağlanacağı belirtilmektedir. Gelinen sürecin altyapısında ne gibi yaklaşımların ve çalışmaların bulunduğu göz önünde bulundurulmadan muhtemel barış konusunda fikir belirtmek eksiklik olacaktır. Dağlık Karabağ’ın Ermenistan ve Azerbaycan için olduğu kadar yerel halk için de öneminin vurgulandığı resmi senetler ve beyanatların anlaşılması ve doğru şekilde aktarılması daha makul yaklaşımların oluşmasına katkı sağlayacaktır. Bu da iktidarını sağlamlaştırma hırsıyla hareket eden siyasetçilerin daha ılımlı adımlar atmasına sebep olacaktır.  

Mehmet Fatih ÖZTARSU  / Stratejik Düşünce Dergisi Ağustos 2010  

 
[1] Conciliation Resources, http://www.c-r.org/our-work/accord/nagorny-karabakh/keytexts18.php, Erişim Tarihi : 10.07.2010. 

[2]Kemale Ruinten, Ermenistan’ın Azerbaycan’a Tecavüzü ve Dünya Siyaseti, Adiloğlu Neşriyat, Baku 2008, sy. 100.  

[3] Azerbaycan Xalq Gazeti, http://xalqqazeti.com/public/print.php?ings=aze&ids=6505, Erişim Tarihi : 04.04.2010

You can leave a response, or trackback from your own site.

Leave a Reply

Powered by WordPress | Designed by: Free Web Space | Thanks to Best CD Rates, Boat Insurance and software download