Tarih ve modernliğin kesiştiği başkent: Tokyo

Tokyo dünyanın en önemli başkentlerinden birisi. Bu önemli başkenti meydana getiren üç ana unsur olan tarih, kültür ve modernleşme bambaşka bir dünyanın kapılarını aralıyor. Diyebiliriz ki Tokyo, Asya şehirleri arasında modernleşmenin tarihle bütünleştiği en önemli örneklerdendir.

Bu muhteşem şehir için üç günlük bir seyahat planı yapmanız halinde nereleri gezmeniz gerekir? Haydi, birlikte göz atalım:

Asakusa

Asakusa, Tokyo’nun en önemli ve en işlek bölgelerinden birisidir. Bir yabancı burada kendisini tarih ve modern zamanın birleştiği ince çizgi üzerinde görebilir. Sensoji Tapınağı, Nakamise Pazarı ve Sumida Nehri bu bölge profilini oluşturan en önemli unsurlar.

Sensoji Tapınağı: Tokyo’nun en eski dini yapılarından olan Sensoji Tapınağı ilginç bir hikâyeye sahip. İki balıkçı kardeş 628 yılında Sumida Nehri’nde Budist figürlerinden olan Kannon’un heykelini bulurlar. İsimleri Hinokuma Hamanari ve Hinokuma Takenari olan bu balıkçı kardeşin bulduğu heykel, buradaki köy ahalisi tarafından bir tapınakla korumaya alınır. Gel zaman, git zaman, burası önemli bir dini durak haline gelir. Tapınak İkinci Dünya Savaşı sırasında hasar görür. Savaş sonrası restore edilir ve Japon çalışkanlığının bir sembolü olarak görülmeye başlanır. Kaminarimon (Şimşek Kapısı) ve Hozomon (Hazine Evi Kapısı) adındaki iki kapı ve “The Five-story Pagoda” adlı bir başka harika yapıyla çevrelenmiştir.

Nakamise Pazarı: Burası tipik bir Doğu Pazarı olarak adlandırılabilir. Turistik eşyalar almak için ideal bir yerdir. Pazar kemeri 300 metre kadar uzunluğa sahip. Zaten ana caddeden pazara giriş yaptıktan bir süre sonra kendinizi Sensoji Tapınağı’nın önünde bulacaksınız. Her milletten insanın bulunduğu pazarda geleneksel Japon tatlılarından olan kibi dangoyu mutlaka denemelisiniz.

Kibi dango: Geleneksel bir Japon tatlısı olarak turistlerin ilgisini üzerine çekiyor. Pirinç, şeker ve nişastayla maharetli Japon kadınlarının elleriyle yaptığı bu tatlı ufak çubuklarla tadabilirsiniz.

Yeşil Çay Yaprağı Dondurması (Matcha Aisu): Çok sağlıklı ve bir o kadar ilginç bir dondurma türü olan Matcha Aisu’yu denemeden Asakusa’dan ayrılmak ayıp olur. İstatistiklere göre bu dondurma, Japonya’daki meşhur dört dondurma türünden birisid. Yeşil çay yaprağının tüm renklerini barındıran bu dondurma için insanlar uzun kuyruklarda bekliyor. Hatta yetmiyor, adlarını listeye yazdırıp, arka sokaktaki bekleme odasına gönderiliyorlar. Bu odada beklerken, soğuk yeşil çay ikramından da yararlanılıyor. Bu dondurmaya Sensoji Tapınağı’ndan çıkarken hemen sol taraftaki kısa yolu takip ederek ulaşabilirsiniz.

Özel not: Uroncha adlı Çin çayı bazı yerlerde yemeklerden önce servis ediliyor. Tadı Karadeniz Türk çayına benzemekle birlikte, şeker kullanma imkânı bulunmuyor. Ama tadı gayet güzel.

Yanaka

Tokyo’nun meşhur Ueno bölgesinin kuzeyinde yer alan ve bünyesinde çok sayıda tapınakla birlikte şehrin en büyük mezarlığını barındıran Yanaka, ilginç bir tarihe de sahip. Öncelikle belirtmek gerekir ki, şehir içinde mezar kültürü bu coğrafyada pek yaygın olmadığı için Yanaka Mezarlığı mutlaka görülmelidir.

Yanaka Mezarlığı: Mezarlık 1872 yılında inşa edilmiş ve takriben 25 dönümlük bir alana sahip. Burada 7000 kişinin yattığı belirtiliyor. Mezarlık Meiji döneminden sonra Budist ve Şintoistler arasında bir kavga mevzusu olmuş. İki taraf da ölülerin kendi usullerine göre gömülmesi gibi konular üzerine münakaşa edermiş. Sonuç olarak devlet devreye girmiş ve kendi usulünü kabul ettirmiş.

Yanaka Ginza adındaki açık pazar ise Yanaka’daki bir diğer önemli yer. Burada her tür el yapımı ürün bulunabilir. Kedileriyle de ünlü olan mekânda Hint restoranı gibi farklı mutfaklar da yer alıyor.

Nezu Tapınağı: Yanaka’daki en ilginç yerlerden birisi olarak ziyarete açık. Japonya’daki en eski Şinto tapınaklarından olduğu belirtiliyor. Mimari tarzı ve harika bahçeleriyle kendine has bir yapısı var. Bahar aylarında Azalea Festivali ve geleneksel Japon evlilik törenleri için ideal bir mekân olduğu anlatılıyor.

Torii: Tapınak bahçesinde yer alan “Torii” kapısı da ayrı bir ilginçliğe sahip. Art arda sıralanan ince kapılarla tüneli andıran Torii, bir tür dilek kapısı işlevi görüyor. İnsanlar tahta sütunlar üzerine dileklerini de yazıyor. Biz de, “Yurtta barış, dünyada barış” dileyerek geçiyoruz bu kapıdan.

Meiji Jingu

Meiji Tapınağı meşhur Shibuya bölgesinde bulunan önemli bir yer. Bu Şinto tapınağı İmparator Meiji adına 1920’de inşa edilmiş. İçinde 120 bin ağacın bulunduğu dev gibi bir orman parkın içine inşa edilen tapınak, parkın kalbinde yer alıyor. Dış bahçelerde yer alan dilek fıçıları, dua tahtaları ve şarap bidonları ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Geleneksel törenlerin de icra edildiği mekan, özellikle Japon kültürünü anlamak için büyük önem taşıyor.

Shibuya

Hep tarih hep tarih diye dolaşmaktan usananlar için Tokyo’nun modern yüzünü görme adına Shibuya ilaç gibi gelebilir. İçinde pek çok alışveriş ve moda mekânının bulunduğu bölge pek çok tren istasyonunun da kesişme noktası. Tarihte burası bir kale bölgesiymiş, bugün bu çehresi tamamen değişmiş. Buradan Meiji Tapınağı’na, Yoyogi Parkı’na ve Shinjuku Gyoen Parkı’na çok kolay biçimde gidilebilir. Bölgenin batısında Türkiye’nin yaptırdığı bir cami de bulunuyor.

Burası bir başka açıdan meşhur bir kimliğe sahip: “Shibuya Crossing”. Shibuya’nın göbeğinde yüzlerce insan trafik lambalarının yanmasını bekleyip karşıdan karşı düz ve çaprazlamasına geçiyorlar. Kalabalık nüfus ve caddenin yapısından dolayı her yaya geçişi ilginç bir görüntü oluşturuyor. Karınca misali yüzlerce insanın nizam içinde karşı yola geçmesini izlemeden olmaz. Bunu daha iyi görebilmek için çevredeki çeşitli kafelerin ikinci katına çıkmanız yeterli olur. Burayla ilgili bir başka hikâye de, sahibini yıllarca Shibuya İstasyonu’nda bekleyen meşhur Hachiko adlı köpekle ilgilidir.

Tokyo’da konaklamak için çok uygun fiyatlara hostel bulmak mümkün. Şehir merkezine biraz uzak yerlerde, özellikle Umejima gibi bölgelerde güzel yerler bulabilirsiniz. Dünyanın en gelişmiş raylı sistemine sahip olan Japonya’da ulaşım konusunda sorun yaşamanız mümkün değil. Metrolardan geçiş kartı alabilir ve şehrin farklı bölgelerine seyahat edebilirsiniz. Yine de aklınız karışırsa, çevrenize sormaktan çekinmeyin. İngilizce bilmeyen bir kişi bile size yardımcı olmak için var gücüyle uğraşacaktır.

Mehmet Fatih ÖZTARSU

You can leave a response, or trackback from your own site.

Leave a Reply

Powered by WordPress | Designed by: Free Web Space | Thanks to Best CD Rates, Boat Insurance and software download